BASIN BAYRAMI

Sosyal Medya'da Bu İçeriği Paylaş!

Facebook
Twitter
WhatsApp

BASIN BAYRAMI

Murat TAN

AGC GENEL SEKRETERİ

Gözlüğünü çıkararak girdiği ankesörlü telefon kulübesinden kırmızı peleriniyle bir süper kahraman olarak çıkan Clark Kent, yani ‘Superman’…

‘Venom’ adlı simbiyotik organizmanın içine sızmasıyla olağanüstü güçlere kavuşmadan önce bir holding patronuna, röportajında sert sorular sorup köşeye sıkıştırdığı ve rest çektiği için işinden kovulan, nişanlısı tarafından terkedilen Eddie Brock ve daha nice süper kahramanların mesleğidir ‘Gazetecilik’ …

Marvel Sinematik Evreni’nde bu iki mümtaz ve hayali (!) karakter bir kenara; Gerçek hayatın içinden sırf adına gazetecilik dediğimiz mesleği icra ederken, Dünya’nın ve ‘Yalnız ve Güzel Ülkemiz’in değişik coğrafyalarında, ücra köşelerinde ya da orta göbeğinde; Misalen söylüyorum ülkemiz adına emsalen kayıtlardadır ya; Ankara’da Çankaya Portakal Çiçeği Sokağı’nda, ‘Karlı Sokak’ta…

Süper kahramanların gerçek kimliğinin gazeteci olması da elbette sıradan bir tesadüf değildir!

Öldürülen ve türlü suistimallerle en sonunda canına kastedilerek susturulan bir ‘Gazeteci’;  Toplumun büsbüyük bir sessizliğe gömülmesi adına failinin tamamen karanlık olduğu yalın bir gerçeklikten ibarettir!

Aydınlık, birileri adına yerini karanlığa bırakmıştır ve halkın gerçekliğe ulaşmasına kastedilen operasyon başarıyla sonuçlanmıştır! 

Örtbas edilen suikastları düşünelim dünden bugüne, velhasıl ülkemizin ve ağır çekimli bir intihara kendince kodlanıp yitirdiği canları içten içe analım bir kendimizle yüzleşip!

Şimdi biz size hangi isimleri sayalım ki adları bir caddede ve sokakta anılmasın!

Altını önemle çizeyim ki; Gazetecilerin gördüğü, bildiği, araştırıp tespit ettiği bir çok sorunu, kökünden çözmek istediğinde zaman zaman gücünün yetersiz kalışı, önüne engeller çıkartılması, işinden olması, sansüre ve otosansüre uğrayışı ve yerinde mesleki suistimale uğraması ya da bombalı bir suikaste kurban gitmesi olasılığı karşısında, dünyaya verilen ironik bir mesajdır, süper kahramanların mesleğinin gazeteci olması…

Altını çiziyorum!

Hiçbir dönem, sansürün global anlamda dahi kalkmadığı gerçeği kısmen ortadayken esasen bugün neyin kutlandığı da bir o kadar düşündürücüdür…

Ancak bu bayram Osmanlı’dan bize miras kalsa da basın özgürlüğü adına ilk kıvılcım, ilk meşaledir…

Bu bayram ki anlayana sonsuzluğa uzanan bir şelaledir! Kanlı, upuzun ve yalın!

Ancak bizim mesleğimiz umut böyle diyor Ülkü Tamer ve hatta bunu şiirleştirerek ekliyor; Kâğıdımız çaput bizim / Kefenimiz bulut bizim / Mesleğimiz umut bizim…

Öyleyse ben de bir anekdot ekleyeyim eğer tarihler bir gün kayıt düşecekse;

‘Bize bir manşet lazım

Dehşetten vahşetten uzak

Bir cennet günlüğü güllük gülistan

Ne yalan ne dolan ne de bir kahpe tuzak’

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir