Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü

Sosyal Medya'da Bu İçeriği Paylaş!

Facebook
Twitter
WhatsApp

Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü

Aydın Sarı

24 Temmuz Türk Basını’nın en önemli kilometre taşı. Zira bu önemli tarih bundan tam tamına 114 yıl önce Türk Basını’nın, kendi üzerinde uygulanan baskılara ve sansüre karşı başkaldırışının günü. Bir başka söylem ile basının üzerinde kurulmak istenen tahakküme karşı çıkışının, isyan edişinin yıldönümü.

Peki 24 Temmuz 1908 öncesi Türk Basını’nın içinde bulunduğu durum nasıldı?

İlk Tükçe özel gazete olan Tercüman-ı Ahval 1860 yılında yayın hayatına başlamış ve Mayıs 1861’de Ziya Paşa’nın eleştirel bir yazısı gerekçe gösterilerek, iki haftalığına, gözdağı verilmek adına kapatılmıştı; bu, Türk basınında açıkça “sansür”ün ilk örneği olmuştu.

İstibdat döneminde sansür uygulamaları 10 Mayıs 1876 yılında Âli Kararname ile yasaya konuldu. Kararname ile ilk defa bütün gazetelere sansür uygulandı. Aynı kararname ile yurt dışından getirilen yayınlara yapılan denetim de arttırıldı. Sansür memurları da devletin görevlendirdiği yerlerde gazetelerin ‘yazmaması’ gereken noktaları çıkarttı. Sansürü protesto eden bazı gazeteciler sansür kararnamesini yayımlanıp altına “Matbaamızın makinesi kırıldığından birkaç gün gazetemizin neşrine muktedir olamayacağımızı müşterilerimize ilan ederiz” diye not düştü.

32 yıl süren bu sansür uygulaması 24 Temmuz 1908 tarihinde son buldu. II. Meşrutiyet’in ilanıyla gazetelerin yayım öncesi denetimi kaldırıldı. 25 Temmuz sabahı gazeteler daha farklıydı, çünkü gazeteciler 32 yılın ardından gelen özgürlüğü kucaklıyorlardı.

24 Temmuz bir anlamda özgür gazeteciliğin patlama yaptığı gündü. O günden itibaren sadece İstanbul’da 353 gazete ve dergi, yayın hayatına başladı.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin girişimleri sonucunda 24 Temmuz tarihi 1946 yılından bu yana Türk Basını’nın özgürleştiği bir gün olarak, Basın Bayramı olarak kutlanmakta ve kutlanmaya da devam edecektir.

24 Temmuz’u Basın Bayramı olarak kutlarken, bugün içinde bulunduğumuz duruma da bir bakmak gerek. Zira bugün Türk Basını öncelikle ikiye bölünmüş bir görüntü vermektedir. Bir tarafta iktidara yakın, diğer tarafta muhalefete yakın yayın organları bulunmakta.

Günümüzde belki basın üzerinde bir sansür uygulaması olmadığı söylenebilir, ama durum hiç de iç açıcı değildir. Basın yayın organları her türlü yöntemle iktidar erki tarafından baskı altına alınmaya çalışılmakta, çeşitli yaptırımlar ve soruşturmalar ile basın özgürlüğü yok edilmeye çalışılmaktadır.

Çıkarılmaya çalışılan yasa Türk Basını’nı 114 yıl geriye götürme tehdidini taşımakta. Böylesi bir ortamda Basın Bayramı’nı kutluyoruz. Daha özgür, daha güçlü bir basının oluştuğu günler dileği ile 24 Temmuz Basın Bayramı kutlu olsun.

Aydın SARI

Paragraf Gazetesi

Gen. Yay. Yön.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir