Atilla Karpınar
EMEKLİ GAZETECİ…
Her yeni yazı okuyucuyla buluşma, kucaklaşma anıdır.
Emekli olmayı başarabilen gazeteci olarak bu yazımda da ilk günkü gibi heyecanlıyım.
Üyesi olduğum Aydın Gazeteciler Cemiyeti’nin her üç ayda bir çıkacak olan gazetesinin ilk sayısında bir nefes olabilmenin heyecanı.
Mesleğine, meslektaşlarına sahip çıkmak, daha güçlü olabilmek adına böyle bir gazeteyi çıkartma kararı alıp okuyucusuyla buluşmasını sağlayan Cemiyet Başkanı Ferdi Uzun ve yönetici meslektaşlarımı kutluyorum.
24 Temmuz, Basın Özgürlüğü Mücadele Günü’nün de yayın hayatına başlayan gazetemize yayın hayatında başarılar diliyorum.
MÜCADELE GÜNÜ
Gazetecinin görevi doğruları söylemek, yazmak.
Bunun içinde soran, sorgulayan, araştıran ve okuyucusundan yana taraf olabilmek şart.
Usta, Uğur Mumcu‘nun güzel bir sözü var, ” İnsanlar sadece konuştukları şeylerden değil, sustukları şeylerden de sorumludurlar.”
Gerçekleri söyleyip, yazamayan gazeteci olabilir mi?
Susan gazeteci olabilir mi?
Gazetecinin görevi halkı adına sorgulamak ve halkını aydınlatmaktır.
Onun için 24 Temmuz önemli.
Bilindiği üzere 24 Temmuz 1908 tarihi basından sansürün kaldırıldığı tarihtir. Bu tarihte gazeteler ilk kez sansürsüz olarak yayınlanmaya başlamış. Günümüzde ise artık basın, çağdaş ve demokratik hayatın vazgeçilmez unsurlarından biri, haber alma ve yayma özgürlüğün en etkili aracıdır.
Güçlü demokrasilerin vazgeçilmez unsuru, tarafsız ve özgür bir basının varlığı olduğunu unutmayalım.
Okuyucununda bu basına sahip çıkması dileklerimle.
Böylesine önemli bir görevi yerine getirmek için özveri ile çalışan, yerelden, ulusala basın çalışanlarının, meslektaşlarımın 24 Temmuz Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü’nü kutlu olsun.
Sevgi, saygılarımla.
Günümüz Aydın, hayat mücadelemiz Efeler gibi olsun.