Burhan Ceyhan: AGC Yönetim Kurulu Üyesi
AGCHaber Gazetemizin 2’inci sayısında sizlerle beraber olmak ilk sayıda olduğu kadar heyecan verici. Aydın Gazeteciler Cemiyeti yeni imajı ve yeni ofisiyle üyelerine hizmet verirken, bizlerde sahada çalışmalarımızı sürdürmeye devam ediyoruz. Geçmiş dönemlerde yaptığım ve unutamadığım haber anılarımı her sayıda buradan yazarak siz değerli okuyucularla paylaşmaya çalışacağım.
Yaklaşık 10 yıl önce İncirliova’da Gökhan Düzyol kardeşimle birlikte bir tren kazası olduğu bilgisini aldık. Olay yerine birlikte gittik. Yaşlı bir adamın trenin altında kalarak hayatını kaybettiğini öğrendik. Olay yerinde çekimlerimizi yaptıktan sonra kazada hayatını kaybeden kişinin kimlik bilgilerini öğrenmek üzere polis arkadaşlardan bilgi istedik. Bir süre sonra kazada ölen kişinin kimliği belirlendi. Yakınlarına haber verildikten sonra kazada ölen kişinin 2 oğlu gelerek babalarının cenazesi başında gözyaşı dökmeye başladı. Büyük bir dram ve acı vardı. Herkes yaşanan manzara karşısında büyük üzüntü yaşıyordu. Bizde gazeteci olarak hem o anları kayıt altına alıp hemde gerekli bilgileri topladıktan sonra ofise giderek haberi yazmaya başladık. Haberi tamamladık ve tam gazeteye servis edecekken, ölen kişinin başka biri olduğu bilgisi geldi. Haberi servis etmeyi bıraktık ve olay yerine tekrar gittik. Tren kazasında öldü denilen adamın meğerse evde uyuduğu, ölen kişinin ise başka birisi olduğunu öğrendik. Bu gelişmeler üzerine olay yerinde babalarının öldüğünü sanan 2 kişi ağlamayı bırakarak sevinçle eve doğru koşmaya başladı. O sırada ben Gökhan Düzyol’a hemen koşanların arkasından eve gitmesini ve o sevinç anlarını görüntülemesini istedim. Ben ise olay yerinde kaldım. Bu kez başka birileri aynı cenazenin başında gözyaşı dökmeye başladı. Aynı anda az önce üzülenler evde babalarına kavuşmanın mutluluğunu yaşıyordu. Biryanda hüzün ve acı, diğer yandan sevinç ve gözyaşları vardı. O anki duygularımı anlatırken adeta o günü yaşar gibi oldum. Hemen gerekli bilgileri yeniledikten sonra tekrar ofise gittik ve haberi yeniden yazdık. Ertesi gün gazetenin manşetindeydi haberimiz. Yaşadığımız o olay yıllar geçse de hafızamızdan asla silinmeyen unutamadığım haberlerden birisiydi. En iyi haber yaşayarak yazılan haberdir. Kalın sağlıcakla….